Wednesday, June 22, 2011

İlk Yazı

Merhaba

Son bir iki yılda okuma tempomu arttırdım. bir yandan yazarken bir yandan da diğer yaratıcı zihinlerden uzak kalmamak için, kendi alemime fazla gömülmemek için kimi zaman çok da seçici olmadan pek çoğu çeviri olan romanlara daldırdım kafamı. Ve kimi zaman öylesine özensiz çevirilere, kırk yıl düşünsem yapılacağı aklıma gelemyecek hatalara denk geldim ki...(Evet cümleyi nasıl bitireceğimi bilemediğim için üç nokta acil çıkışına sığındım, tekrar yapmayacağımın da garantisini veremem)


Okurken dikkatimi çeken, kimi zaman beni kitabın orijinalini bulup kontrol etmeye kadar götüren hataları sadece başımı sallayarak geçmemeye karar verdim. Denk geldikçe not düşecek, eğer elimden gelirse nasıl düzeltilebileceğini not düşeceğim.


Amacım ne? Çevirmenlere bir garezim mi var? Hem de nasıl zor şartlar altında yayıncılık yapan yayınevlerine bir tekme de ben mi vurmak istiyorum?

Bu retorik soruların her birine hayır cevabını verip bir açıklamaya girişeceğimi söylemeye gerek yok. Amacım şu: Çeviri o dilin edebiyatının tümüne ait bir kamu malıdır. Başka bir dildeki üretim ile aramızdaki köprüdür. Kötü çevirilere, özensiz çevirilere göz yummak ve adamakıllı bir düzenlemeden geçirmeden basmak  sadece eserin orijinaline saygısızlık değil aynı zamanda toplumun edebiyat zevkini de riske atan bir tutum.

Burada çevirilerinden örnekler vereceğim çevirmenler lütfen alınmasınlar. Nasıl zor şartlarda çalıştıklarını biliyorum. Üç kuruş paraya, çoğu zaman hak ettikleri parayı da zorla tahsil etmek kaydıyla çalıştıklarını, yetişilmesi zor teslim tarihleri yüzünden neler çektiklerini biliyorum. Yakından şahit oldum. Sayfası 6-7 TL'ye çeviri yaptıkları, tahsilat için aylarca yayınevinin kapısını aşındırdıkları için teslim ettikleri çevirileri aldıkları ücretin hakkaniyetli karşılığı olarak görüyor olabilirler. Ama ben de onlara diyorum ki, çevirmen olarak yaptığınız sadece sizin ve yayınevinin arasındaki bir kontratı yerine getirmek değil aynı zamanda edebiyat kültürüne yapılan bir amme hizmetidir. Sizin işinizin kalitesi tüm bu dilde okuma zevki arayanların edebiyatla ilişkisini etkiliyor. O yüzden, her ne kadar sıkıntınızı sonuna kadar anlıyor ve empati besleyerek ve tüm sempatimle sizi destekliyorsam da kimi çevirileri özensizlikleri ve hatalarıyla belgelemek de benim için edebiyata yapacağım mitevazi bir katkıdır. Eğer olur da bir çevirinizi eleştirdiğimi görürseniz umarım kırılmaz, darılmazsınız.


Elbette burada sadece çeviri hatalarına, özensiz çevirilere yer vermeyeceğim. Ne zaman özeniyle, incelikleriyle dikkat çeken bir çeviri örneğine rastlarsam, onları da olabildiğince övmeye çalışacağım. Ancak yayıncılık dünyamızın yayınevlerini zorladığı finansal şartlar pek çok çevirinin çok kısa zamanda ve yeterli editör desteği olmadan yayınlanmasına yol açıyor. Korkarım, kimi zaman absürdlüğe varan çeviri hataları ağır basacak bu güncede. Okuma zevkiniz daim olsun.

2 comments:

  1. Her iki eleştirinizi de zevkle okudum. Çok güzel bir blog olacak bu. Takipte olacağım.

    ReplyDelete
  2. Deniz, okurken zevk almış, beğenmiş olmana sevindim. Beğenerek okumaya devam edersin umarım

    ReplyDelete